Öldürmenin şifresi: ‘Çocuklar daha denize girmedi mi?’

0

ANTALYA’nın Manavgat ilçesinde İyi Parti eski İlçe Başkanı Hüseyin Ergen’e düzenlenen silahlı saldırıda organizatör olduğu iddiasıyla A.Ç. azmettiren olduğu iddiasıyla da otelci Y.K. gözaltına alındı. Y.K. ile 10 milyon liraya anlaştıklarını iddia eden şüpheli A.Ç. verdiği ifadede, “Y.K. beni whatsapptan arayarak, Hüseyin Ergen olayı ile ilgili ‘çocuklar denize girdi mi’ diye söylemesi üzerine bende kendisine hitaben havanın soğuk olduğunu çocukların denize giremeyeceğini söyledim” dedi.

İYİ Parti Manavgat İlçe eski Başkanı Hüseyin Ergen, 31 Ocak’ta Side Mahallesi’ndeki evinin önünde kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin silahlı saldırısında yaralandı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde JASAT (Jandarma Suç Araştırma Timi) timleri tarafından bölgede ve güzergahlarda güvenlik kameralarının incelenmesi ve 14 saatlik çalışma sonucunda olayda kullanılan araç tespit edildi.

ŞÜPHELİLER TUTUKLANDI

Yapılan operasyonda araç sürücüsü ve silahı kullanan tetikçi Selahattin Oğuz yakalandı. Şüpheliler, jandarmada alınan ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılık sorgusunun ardından her iki şüphelide sevk edildikleri sulh ceza hakimi tarafından tutuklandı.

AZMETTİREN VE OLAYI PLANLAYAN GÖZALTINA ALINDI

Olayın ardından organizatör A.Ç. ile Y.K.’nın alınacak para konusunda anlaşmazlık yaşadığı, Hüseyin Ergen’in öldürülmesi için 20 milyon lira teklif eden Y.K.’nın, ayaklarından yaralama için A.Ç.’nin istediği 10 milyon lirayı çok bulduğu sadece 3 milyon lira verebileceğini söylediği iddia edildi. Bunun üzerine A.Ç., karakola giderek teslim oldu ve yaşanılanları ayrıntılı bir şekilde anlattı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla A.Ç. karakolda, otel sahibi Y.K. ise evine düzenlenen operasyonla jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı.

Y.K. TEKERLEKLİ SANDALYEYLE GELDİ

Şüpheliler otel sahibi Y.K. ve A.Ç. jandarmada işlemlerinin tamamlanmasının ardından sağlık raporları alınarak adliyeye sevk edildi. 78 yaşında olan ve diyabet hastalığı nedeniyle ayaklarında çıkan yaralar sebebiyle güçlükle yürüyen A.Ç., arka girişden jandarma görevlileri tarafından tekerlekli sandalye ile adliye binasına alındı. Y.K.’nın tanınmamak için kapşonlu ve etrafı yünlü bir palto giydiği, yüzünün görülmemesi için eliyle yüzün kapattığı görüldü.

HÜSEYİN ERGEN’İN ÖLDÜRÜLMESİNİ İSTEDİ

Şüpheli A.Ç. jandarmada verdiği ifadede, İYİ Parti Manavgat İlçe Başkanı Hüseyin Ergen’in sosyal medyada İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Ayşen Kurt hakkında yaptığı paylaşım sonrasında 17 Aralık’tan sonra eşi Y.K. ile Antalya’daki evinde ve Manavgat’taki otelinde görüştüklerini anlatarak; “Y. K. ile yüzyüze görüşmemizde, bana Hüseyin Ergen’in sosyal medyada eşi A.K. ile ilgili paylaşmış olduğu yazıları bana whatsaptan attı. Bu husus ile ilgili Hüseyin Ergen’in öldürülmesi gerektiğini söyledi. Ben kendisine ‘bunun gereğini yaparız’ ancak Hüseyin Ergen’in Manavgat İYİ Parti İlçe Başkanı olduğundan konunun siyasi taraflara çekilebileceğini söyledim. Kendiside bana Hüseyin Ergen’i görevden aldırabileceğini söyledi. Bende kendisine ‘o zaman gereğini yaparız’ dedim. Ve anlaştık. Görevden alınmasına müteakiben beni arayacağını söyledi” dedi.

EVİN KROKİSİ, CEP TELEFONU NUMARASINI VE ÇALIŞTIRDIĞI RESTAURANT

Y.K.’nın 31 Aralık günü kendisini arayarak, ‘Hüseyin Ergen’i görevden ayırdık gel görüşelim’ dediğini aktaran A.Ç., “Bende 2-3 Ocak 2024 tarihinde Y.K.’nın Antalya’daki evine gittim. Y.K. ile yüzyüze görüştük. Y.K. bana Hüseyin Ergen’in evinin krokisi, cep telefonu numarası, çalıştırdığı restaruant ve kullandığı araç ile ilgili temin ettiği elden teslim etti. Aldığım krokinin fotoğrafını çektim daha sonra yaktım. Benim telefonumda bulunan bu fotoğrafı sildim telefonumun incelenmesi durumunda krokiye ait fotoğrafın geri geleceğini düşünüyorum. Ve ‘Hüseyin Ergen’i öldürün’ dedi. Bu süreçte kullanmamız İçin 50 bin lira parayı evin bahçesinde bulunan bahçesinde bana verdi” dedi.

‘ÖLDÜRMEYİN AYAKLARINA SIKIN DEDİM’

Kendisinin olayla ilgili olayın ardından yakalanarak tutuklanan Selahattin Oğuz ile Antalya’da görüştüklerini belirten A.Ç., Y.K.’dan aldığı paranın 20 bin lirasını vererek, “Selahattin Oğuz’a, Y.K.’nın Hüseyin Ergen’i öldürmemi istediğini söyledim. Hüseyin isimli şahsı araştırdığımda 3 çocuk babası olduğunu çocukların küçük olduğunu vicdanen bizi rahatsız edeceğini bu yüzden de ‘öldürmek yerine ayaklarına sıkmasını’ talimatını verdim” dedi.

‘ÇOCUKLAR DENİZE GİRDİ Mİ?, A.K. BENİ SIKIŞTIRIYOR’

Bir süre sonra Y.K.’nın kendisini whatsapp sosyal medya hesabından aradığını aktaran A.Ç. ifadesinde şunları söyledi:

“Y. K. beni whatsapp sosyal medya hesabından arayarak ‘çocuklar denize girdi mi?’ diye söylemesi üzerine bende kendisine hitaben havanın soğuk olduğunu çocukların denize giremeyeceğini söyledim. Yahya KURT bu söylemde kendisi ile görüşmemizde Hüseyin Ergen’in öldürülmesi işinin bitip bitmediğini sordu. Bende işin bitmediğini söyledim. Bana, ‘Siz işi halledin ben gereğini yapacam’ diye whatsaptan attı, Bu mesajı sildim. Telefon incelenmesinde geri döneceğini düşünüyorum. Daha sonra tekrar Y. K.’nun Çolaklı mahallesinde bulunan otelinin ofis bölümünde yüzyüze görüşme yaptık. Bu görüşmede ‘İşi bitirmediniz mi? A. K. beni sıkıştırıyor ne oldu’ diye bana sordu. Bende kendisine ‘bu işin kolay olmadığını biraz zaman alacağını’ söyledim. Bu konu ile ilgili Y.K. ile yüzyüze görüşmelerimizde A.K. hiç yanımızda bulunmamıştır. Y.K. ile bu husustaki görüşmelerimizde bizden gerçekleştireceğimiz olay ile ilgili video fotoğraf görüntülerini istedi. Daha sonra bu süreçte Selahattin Oğuz ‘bugün yarın bu iş biter’ diye bilgi veriyordu. Söz konusu Hüseyin Ergen’in ateşli silah ile yaralama olay günü ben olayı internetten öğrendim.”

‘450 BİN LİRAYI SARI TORBADA VERDİ’

Olayın ardından Y.K.’nın oteline giderek yüzyüze görüşme yaptıklarını ve internette buldukları videoyu seyrettirdiğini anlatan şüpheli A.Ç., “Söz verdiğimiz gibi olayı tamamladık bu olayın Hüseyin Ergen’in ayaklarına sıkılması sebebiyle 20 milyon değilde 10 milyon istedim. Y. K. bana hiç bir şey söylemedi. Ancak önden 450 bin lira verilmesi konusunda anlaştık. Ertesi gün Y.K.’nın Antalya’daki evine giderek yüzyüze görüşme yaptık. Kendisi, anlaştığımız 450 bin lirayı kendi eli ile sarı torba içerisine koyarak hana verdi. Kendisine bu miktarın az olduğunu konuştuğumuz miktarın tekrar verilmesini istedim. Kendisini de ‘bana şimdi o kadar param yok’ diyerek veremeyeceğini söyledi. Bende firari olan Selahattin Oğuz’da vermek için parayı aldım. Y.K.’nın şoförüyle evden ayrıldım. Selahattin Oğuz’a 350 bin lirasını verdim” dedi.

‘PARADA ANLAŞAMADIK, İTİRAFÇI OLDUM’

Ödeme konusunda daha sonra Y.K.’nın evinin bahçesinde 2 arkadaşının da yanında olduğu halde uzun bir görüşme ve pazarlık yaptıklarını, Y.K.’nın kendisine ‘en son vereceği miktarın 3 milyon lira olduğunu’ söylediğini aktaran A.Ç., “Bende bizim hak ettiğimiz paranın 10 milyon lira olduğunu söyledim. Ancak daha sonra 5 milyon liraya düştüm. Y.K.’nın bana bu miktarı da vermeyeceğini söylemesi üzerine yanımda bulunan arkadaşlarla birlikte geldiğimiz oradan ayrıldık. Y.K.’nın bize Hüseyin’in para karşılığı öldürmeye çalışıp bizimde ayaklarından vurmamızdan dolayı istediğimiz 5 milyon lirayı vermemesi üzerine karakola gelerek samimi ikrarda bulunmaya karar verdim” dedi.